Hiperkolesterolemi
Diyete ve diğer farmakolojik olmayan (örneğin; egzersiz, kilo verme) tedavilere cevabın yetersiz kaldığı durumlarda diyete ilave olarak, karma dislipidemi veya primer hiperkolesteroleminin tedavisi. Primer korunma
Diyete ilave olarak, ağır veya orta hiperkolesterolemisi olan ve kardiyovasküler olay riski yüksek olan hastalarda, kardiyovasküler mortalite ve morbiditenin azaltılması. Sekonder koruma
Diğer risk faktörlerinin düzeltilmesine ilave olarak, stabil olmayan angina pectorisi veya miyokard enfarktüs hikayesi olan ve normal veya yükselmiş kolesterol seviyelerine sahip hastalarda kardiyovasküler mortalite ve morbiditenin azaltılması. Transplantasyon sonrası
PRAVACHOL ile tedaviye başlamadan önce, sekonder hiperkolesteroleminin nedenleri hariç tutulmalı ve hastalara tedavi boyunca devam edecek standart lipid düşürücü diyet uygulanmalıdır.Pozoloji/ uygulama sıklığı ve süresi:
Hiperkolesterolemi: Önerilen doz aralığı günde bir kez 10-40 mg’dır. Hasta bir hafta içinde tedaviye yanıt verir ve uygulanan dozun tam etkisi dört hafta içinde görülür; bu nedenle lipid düzeyi, periyodik olarak belirlenmelidir ve uygulanacak doz ona göre ayarlanmalıdır. Günlük maksimum doz 40 mg’dır.
Kardiyovasküler önlem: Tüm önleyici morbidite ve mortalite çalışmalarında, çalışılan tek başlangıç ve idame dozu günlük 40 mg’dır.
Transplantasyon sonrası doz: Organ transplantasyonunu takiben, immunosüpresif tedavi uygulanan hastalarda günlük başlangıç dozu olarak 20 mg önerilmektedir. Lipid parametrelerine bağlı olarak, doz yakın tıbbi gözetim altında 40 mg’a kadar çıkartılabilir.
Eşlik eden tedaviler: Safra asidi bağlayıcı reçine (örn. kolestiramin, kolestipol) ile birlikte uygulandığında PRAVACHOL’ün toplam kolesterol ve LDL-kolesterol üzerindeki lipid düşürücü etkileri artar. Pravachol ya reçineden bir saat önce ya da en az dört saat sonra verilmelidir (bkz. bölüm 4.5).
Siklosporini, diğer immunosüpresif tıbbi ürünler ile birlikte veya bağımsız alan hastalar için tedaviye, günde bir kez 20 mg pravastatin ile başlanmalı ve 40 mg’a kadar titrasyon dikkatle yapılmalıdır (bkz. bölüm 4.5).
Uygulama şekli:
PRAVACHOL yemeklerden bağımsız olarak ve tercihen akşamları alınabilir. Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Böbrek/karaciğer yetmezliği: Orta veya şiddetli böbrek yetmezliği veya önemli karaciğer yetmezliği olan hastalarda önerilen başlangıç dozu günlük olarak 10 mg’dır. Doz, lipid parametrelerinin yanıtına göre ayarlanmalı ve tıbbi gözetim altında uygulanmalıdır. Pediyatrik popülasyon: 8 ila 13 yaş arasındaki popülasyonda 20 mg’dan daha yüksek dozlar çalışılmadığı için bu yaş grubu için önerilen doz aralığı günde bir kez 10-20 mg’dır ve 14-18 yaş arası için önerilen doz aralığı günlük olarak 10-40 mg’dır
PRAVACHOL’ün bileşimindeki maddelerden herhangi birine karşı alerjisi olanlarda, aktif karaciğer hastalığı veya serum transaminazlarında açıklanamayan kalıcı yükselmeler halinde, gebelik döneminde ve emziren annelerde kullanılması kontrendikedir.
Homozigot familyal hiperkolesterolemisi olan hastalarda araştırılmamıştır. Hiperkolesteroleminin HDL-Kolestrol artışına başlı olduğu durumlarda pravastatin tedavisi uygun değildir.
Karaciğer enzimleri:
HMG-CoA redüktaz inhibitörleri, diğer lipid düşürücü ajanlarda olduğu gibi karaciğer fonksiyonlarındaki biyokimyasal anomalilerle bağlantılı bulunmuştur. Emilmeyen safra-asidi-bağlayıcı reçineler dahil olmak üzere diğer lipid-düşürücü ajanlarda olduğu gibi, pravastatin tedavisi sırasında karaciğer enzimlerinde, normal üst sınırın üç katından daha düşük yükselmeler olmuştur. Genellikle tedavi başlangıcının ilk birkaç ayında beliren bu değişikliklerin taşıdığı anlam bilinmemektedir. Klinik araştırmalarda pravastatin ile tedavi edilen hastaların çoğunluğunda bu yükselmiş değerler, tedaviye aynı dozda devam edilmesine karşın, tedavi öncesi düzeylere dönmüştür. Klinik çalışmalar, pravastatin tedavisi sırasında gözlemlenen karaciğer fonksiyon testi anomalilerinin çoğunlukla asemptomatik olduğunu, kolelitiyaz ile bağlantılı olmadığını ve tedavi süresiyle ilgili olmadığını göstermiştir.
Klinik araştırmalarda pravastatin ile tedavi edilen 1139 hastanın 6’sında (%0.5) serum transaminazlarında belirgin artışlar (normal üst sınırın üç katından daha büyük) görülmüştür. Bu artışlar, karaciğer hastalığının klinik bulgu ve semptomlarıyla birlikte değildir ve tedavinin kesilmesiyle genellikle tedavi öncesi düzeylere dönmüştür. Sadece iki hastada, tedavi ile olasılıkla ilişkilendirilebilen ısrarlı anomaliler görülmüştür.
Transaminazlarında artış ya da karaciğer hastalığı belirti ve semptomları görülen hastalarda, bu bulgular bakımından ikinci bir karaciğer fonksiyon değerlendirmesi yapılmalı ve daha sonra hasta, anomaliler normale dönene kadar, sık karaciğer fonksiyon testleriyle takip edilmelidir. Alanin aminotransferaz (ALT) ve aspartat aminotransferaz (AST) seviyelerinde ki artışlar normal üst sınırın üç katına esit veya daha fazla ve artış kalıcı ise pravastatin tedavisinin kesilmesi önerilir.
Diğer lipit düşürücü ajanlarda olduğu gibi, pravastatin ile tedaviye başlamadan önce, doz artırılacağı zaman ve klinik olarak endike olduğunda, periyodik olarak karaciğer fonksiyon testlerinin yapılması önerilir.
). Karaciğer hastalığı hikayesi olan, karaciğer hastalığı belirtisi (açıklanamayan aminotransferaz yükselmesi, sarılık gibi) gösteren veya alkol bağımlısı olan hastalara pravastatin dikkatle verilmelidir.
Bu gibi hastalar yakından izlenmeli, önerilen en düşük doz ile tedaviye başlanmalı ve doz istenen terapötik etkiye göre artırılmalıdır.
İskelet kası:
HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinin kullanımıyla miyalji, miyopati ve rabdomiyoliz bildirilmiştir. Pravastatin ile tedavi edilen hastalarda komplike olmayan miyalji ender olarak, plasebodakine benzer bir insidans ile bildirilmiştir. Klinik araştırmalarda, kreatin kinaz değerlerinde (CK) normal üst sınırın 10 katından daha fazla artışlarla birlikte ortaya çıkan kas ağrısı veya kas zayıflığı olarak tanımlanan miyopati, hastaların <%0.1’inde pravastatine olasılıkla bağlı şeklinde bildirilmiştir. Pravastatin ile tedavi edilen hastalarda aynı zamanda, rabdomiyoliz ile birlikte, miyoglobinüriye sekonder olarak gelişen renal disfonksiyon da, çok ender olarak bildirilmiştir. Ancak yaygın miyalji, kas zayıflığı ya da hassasiyeti, ve/veya CK değerinde önemli derecede yükselme görülen bütün hastalarda miyopati göz önünde bulundurulmalıdır. Hastalara ani, açıklanamayan kas ağrısı, özellikle ateş ve halsizliğin eşlik ettiği kas hassasiyeti ve zayıflığını derhal bildirmeleri tavsiye edilmelidir.
CK seviyeleri belirgin bir şekilde artarsa ya da miyopati şüphesi varsa veya miyopati teşhis edilirse; pravastatin tedavisi kesilmelidir. Sepsis; hipotansiyon; majör cerrahi operasyon; travma; ciddi metabolik, endokrin veya elektrolit bozuklukları veya kontrol edilemeyen epilepsi gibi sekonder olarak rabdomiyolize giden akut veya ciddi böbrek yetmezliği gelişmesine eğilimi olan hastalarda pravastatin tedavisi geçici olarak durdurulmalıdır.
Statinler ile miyopati riski, maruziyete bağlıdır ve bu nedenle dozları ve ilaç etkileşim potansiyelleri de dahil olmak üzere her bir ilaç için farklılık gösterir (lipofilisite ve farmakokinetik farklılıklar nedeniyle). Statinin kullanımına ilişkin herhangi bir musküler kontrendikasyon mevcut olmamasına rağmen, belirli yatkınlaştırıcı etkenler musküler toksisite riskini arttırabilir; bu nedenle risk/yarar değerlendirmesi dikkatle yapılmalıdır ve özel klinik gözetim uygulanmalıdır. CK ölçümü, bu hastalarda statin tedavisine başlamadan önce değerlendirilmelidir.
Statin tedavisi sırasında kas hastalıklarının riski ve şiddeti, birbiri ile etkileşen ilaçların birlikte uygulanması ile artar. Fibratların tek başına kullanılması bazen miyopati ile ilişkilidir. Statin ve fibratların birlikte kullanımından genellikle kaçınılmalıdır. Statin ve nikotinik asitin birlikte kullanılmasında dikkatli olunmalıdır. Miyopati sıklığındaki artış da diğer statinleri, sitokrom P450 metabolizma inhibitörleri ile birlikte alan hastalarda saptanmıştır. Bu, pravastatinin farmakokinetik etkileşimleri nedeni ile olabilir (bkz. bölüm 4.5). Kas semptomları, statin tedavisi ile ilişkili olduğundan, genellikle statin tedavisi kesildikten sonra düzelir.
Plasebo, gemfibrozil veya pravastatin monoterapisi alan grupla karşılaştırıldığında kombine tedavi alan grupta kas iskelet semptomları nedeniyle tedaviyi bırakma ve daha sık CK yükselmesi eğilimi ortaya çıkmıştır.
Yalnızca fibratların kullanımı miyopatiyle bağlantılı olabilir. Lipid düzeylerindeki değişimlerle sağlanan yarar bu ilaç kombinasyonuyla artan riske ağır basmadıkça pravastatin ve fibratların kombine kullanımından kaçınmak gerekir.
Genel:
). Bu durum pravastatin tedavisi gören hastada göğüs ağrısının ayırıcı tanısında göz önünde tutulmalıdır.
Homozigot familyal hiperkolesterolemi:
Pravastatin ender familyal homozigot hiperkolesterolemili hastalarda incelenmemiştir. Bu grup hastalarda LDL reseptör fonksiyonları bulunmadığı için HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinin daha az etkili olduğu bildirilmiştir.
Böbrek yetmezliği:
Değişik derecelerde böbrek yetmezliği olan hastalara 20 mg tek doz pravastatin uygulanması ile farmakokinetik verilerinde veya 3a-hidroksi izomerik metabolitinde bir etki gözlenmemiştir. Böbrek yetmezliği olan ve pravastatin tedavisi gören hastalar yakından izlenmelidir.
Endokrin fonksiyon:
HMG-CoA redüktaz inhibitörleri kolesterol senteziyle etkileşir ve dolaşımdaki kolesterol düzeylerini düşürürler; bu nedenle, teorik olarak adrenal veya gonadal steroid hormon üretimini de azaltabilirler. HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinin spermatogenez ve fertilite üzerindeki etkisi yeterli sayıda hastada araştırılmamıştır.
Endokrin fonksiyon bozukluk belirtileri gösteren, pravastatin tedavisi alan hastalar uygun bir şekilde değerlendirilmelidir.HMG-CoA redüktaz inhibitörü veya kolesterol düşürücü diğer ilaçlar ile birlikte steroid hormonu seviyesini veya aktivitesini etkileyen ilaçlar (ketokonazol, spironolakton, simetidin gibi) alan hastalar dikkatle izlenmelidir.
Laktoz:
İçeriğinde bulunan laktoz nedeniyle, nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
Hastalar için bilgi:
: İskelet Kası).
Pediyatrik popülasyon: Pravastatinin 8-18 yaş arasındaki çocuklar ve ergenlerdeki emniyeti ve etkililiği 2 yıl süreli, plasebo-kontrollü bir çalışmada değerlendirilmiştir. Pravastatin ile tedavi edilen hastalarda genel olarak plasebo ile tedavi edilen hastalardakine benzer bir advers olay profili vardır. Grip ve baş ağrısı her iki tedavi grubunda da sık bildirilmiştir.Bu popülasyonda 40 mg’dan daha büyük dozlarda çalışma yapılmamıştır. Çocuk doğurma potansiyeli olan ergenlere pravastatin tedavisinden önce uygun kontraseptif yöntemler konusunda danışmanlık yapılmalıdır.
Pravastatinin 8 yaşından küçük çocuklarda kullanımı konusunda veriler yetersiz olduğu için, bu yaş grubunda kullanılması önerilmemektedir.
Geriyatrik popülasyon: 6,593 hasta arasında yapılan plasebo kontrollü iki sekonder koruma çalışmasında (CARE ve LIPID), pravastatin almış genç ve yaşlı (65 yaş ve üzeri, n = 2,439) hastalar arasında etkililik ve güvenlilik verilerinde dikkate değer farklılıklar gözlenmemiştir.
Sitokrom P450 3A4 inhibitörleri:
In vitro ve in vivo veriler, diğer çoğu HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinin aksine, pravastatinin sitokrom P450 3A4 tarafından klinik olarak anlamlı bir şekilde metabolize edilmediğini göstermektedir. Bu, bilinen sitokrom P450 3A4 inhibitörleri ile yapılan
çalışmalarda gösterilmiştir (bakınız aşağıda diltiazem ve itrakonazol). Sitokrom P450 3A4
inhibitörlerine diğer örnekler ketokonazol, mibefradil ve eritromisindir.
Diltiazem:
Diltiazemin (bilinen, zayıf bir P450 3A4 inhibitörü) kararlı durum seviyeleri pravastatinin farmakokinetiğini etkilemez. Bu çalışmada, Sitokrom P450 3A4 ile metabolize olduğu bilinen diğer HMG-CoA redüktaz inhibitörünün EAA ve Cmaks değerleri ise sırasıyla 3.6 ve 4.3 kez yükselmiştir. İtrakonazol:
Plasebo ile karşılaştırıldığında pravastatinin, itrakonazol (p-glikoprotein transportunu da inhibe eden güçlü bir P450 3A4 inhibitörü) ile birlikte uygulanmasıyla ortalama EAA ve Cmaks değerlerinde sırasıyla 1.7 ve 2.5 kez artış olmuştur. Sitokrom P450 3A4 tarafından metabolize edildiği bilinen başka bir HMG-CoA redüktaz inhibitörünün EAA ve Cmaks değerlerinde itrakonazol ile birlikte verildiğinde sırasıyla 19 ve 17 kez artış olmuştur.
Antipirin:
Antipirinin P450 sistemi tarafından klerensi, eşzamanlı pravastatin uygulamasından etkilenmemiştir. Pravastatinin hepatik ilaç metabolize edici enzimleri indüklemediği görüldüğü için, sitokrom P450 sistemi tarafından metabolize edilen ilaçlarla (örn. fenitoin, kinidin) önemli bir etkileşimi olması beklenmemektedir.
Kolestiramin/Kolestipol:
Değişik yaş grupları, cinsiyet ve hastalık durumlarına göre PRAVACHOL kullanım miktarı değişiklik gösterebilir.
İlaç Fiyatı | 7.15 TL |
---|---|
Barkodu | 8699525016775 |
Reçete | Normal reçeteli |
Etken Madde | Pravastatin Sodyum |
İlaç Firması | Deva Holding A.Ş. |
Atc Kodu | C10AA03 |
Geri Ödeme Kodu | A06297 |
Kalp Damar Sistemi |
Lipid Metabolizması İlaçları |
Yağ Metabolizması İlaçları |
HMG CoA Redüktaz İnhibitörleri |
Pravastatin Sodyum |
PRAVACHOL fiyatı, kullanım şekli, diğer özellikleri ve tedavi amacı ile kullanıldığı hastalıklar bakımından özellikleri PRAVACHOL 10 mg 20 tablet {Deva} için geçerlidir. PRAVACHOL ilacının farklı dozaş ve formlardaki fiyatı, dozu ve iyi geldiği hastalıklar farklı olabilir.
PRAVACHOL muadilleri içerik bakımından ele alınmıştır. Farklı ilaçların farklı hastalıklarda farklı tedavi yöntemleri olabileceği gibi farklı yan etkileri de olabilir. Muadil ilaçlar hakkında daha fazla bilgi için ilaç kullanma kılavuzu, prospektüs ve kısa ürün bilgilerine bakın.